LGS’ye hazırlık sürecinde öğrencilerin zekâ düzeyinden çok, sahip oldukları beceriler ve bu becerilerin nasıl desteklendiği önem taşır. Maalesef, İngilizce “Gifted” teriminin “Üstün Zekalı” olarak çevrilmesi, birçok öğrenci üzerinde yanlış beklentiler oluşturabiliyor. Çocuklarımızın sadece sınav sonuçlarına değil, yeteneklerine ve gelişimlerine odaklanmamız gerekiyor.
Zekâ testi sonuçları (WISC-4 gibi) pek çok alanda ölçüm yapar: Sözel Algı, Görsel Algı, Çalışma Belleği ve İşlemleme Hızı gibi. Bu alanların her biri diğerini destekler. Ancak sadece “üstün zekâ” etiketi çocukların başarılı olacağı anlamına gelmez. Örneğin, yüksek sözel becerilere sahip olan bir çocuk görsel algı becerilerinde zorlanabilir ve bu da matematik başarısını olumsuz etkileyebilir.
Çocuğunuz matematikte ya da sözel derslerde zorluk yaşıyorsa, bunun sebebi derinlerde yatan bir bilişsel işlev olabilir. Daha fazla çalıştırmak yerine, bu zorlukların temel nedenlerini bulup çözmek en doğru yaklaşımdır.
Mükemmeliyetçilik de bu süreçte öğrencileri zorlayan büyük bir faktördür. Mükemmel olma baskısı, öğrencilerin özgüvenini zedeleyebilir ve performanslarını düşürebilir. LGS gibi stresli bir sınava hazırlık sürecinde, bu tür duygusal faktörlere dikkat etmek gerekir.
Siz de çocuğunuzun potansiyelini keşfetmesine ve LGS’de gerçek başarıya ulaşmasına yardımcı olun.
Bir yanıt yazın